Ortalama dört veya beş binde bir görülen anüs kapalılığı
durumunda, bağırsak içeriği dışarı atılamıyor. Bu hastalığa sahip bazı
bebeklerde belirtiler anne karnında ortaya çıkabilirken, bazılarında ise
tamamen normal seyir gözlemleniyor. Bebeğin anne karnındayken kalın
bağırsaklarında genişleme tespit edilmesiyle bu hastalıktan şüphe
duyulabiliyor. Kesin ve net saptanmış bir nedeni bulunmayan bu hastalık, erkek
çocuklarında daha sık görülüp ağır seyredilebiliyor. Anüs kapalılığına böbrek,
kalp, yemek borusu ve bazı sinirsel hastalıklarda eşlik edebiliyor. Erken
müdahale ve uygulanacak özellikli cerrahi işlemler bebek için hayati önem
taşıyor. Çocuk Cerrahisi Bölümü’nden Prof. Dr. Murat Kemal Çiğdem, anüsü
kapalılığı ve tedavisi hakkında bilgi verdi.
Doğum sonrası anüs bölgesi kontrol edilmeli
Nedeni tam olarak bilinmeyen anüs kapalılığı için neden
olduğu düşünülen bazı faktörler bulunmaktadır. Genetik yatkınlık, çevresel
nedenler ve anne karnındayken bazı ilaçlara maruziyet öne sürülmektedir. Bir
kardeşte var ise diğer kardeşte görülme oranı normale göre daha yüksektir.
Genellikle yeni doğan bebeğin doğumdan sonraki ilk 24 saat içerisinde dışkılama
yapması beklenmektedir. Anüs kapalılığı rahatlıkla fark edilebilecek bir durum
olup hastane ortamında gerçekleşen doğumlarda, doğum sonrası hemen tespit
edilmektedir. Hastane dışı gerçekleşen doğum ortamlarında anne baba adayının
gözünden kaçabilir ya da göz ardı edilebilmektedir. Bazı durumlarda anüs açık
olabilir ancak normal yerinde olmayabilir. Bu durumların bazılarında da cerrahi
uygulanmaktadır.
Kız çocuklarında hemen fark edilmeyebilir
Anüsü kapalı doğan bebeklerin hemen tanısı konup tedavisi
sağlanmalıdır. Özellikle kız çocuklarında anüs kapalılığı bazen gözden
kaçabilir. Bazı anüs kapalılığı olan kız bebekler cinsel organın hemen yanından
gaita yapabilmektedir. Bu durumda kakanın nereden geldiği fark edilmeden
normalmiş gibi davranıp doktora daha geç başvurular da olabilmektedir. Oysa bu
durum anüs kapalılığıyla birlikte çeşitli üriner ve genital problemleri de
kapsayan daha karmaşık bir tabloya neden olmaktadır.
Doğumdan hemen sonra cerrahi gereklidir
Anne karnında anüs kapalılığından şüphelenilmişse, doğum tam
teşekküllü bir hastanede gerçekleşmelidir. Bebek doğduktan sonra ilk olarak
hastalığın derecesi saptanmalıdır.
Genellikle hafif, orta ve ağır şekilde sınıflandırılır. Hastalığın
ağırlığına göre sorun bazen tek bir ameliyatla düzeltilebilirken, bazı
durumlarda ise çok zorlu ameliyatlar gerektiren uzun soluklu bir tedavi tercih
edilmektedir. Ağır ve orta derece anüs kapalılığı olan hastalarda ilk aşamada,
kolostomi olarak adlandırılan bağırsağın karın cildine ağızlaştırılması işlemi
yapılmaktadır. Çocuğun buradan kakasını yapması aileler için başlangıçta
korkuya ve paniğe neden olsa da zaman içerisinde bu duruma adaptasyon
sağlanmaktadır. Karın bölgesinde bulunan torbanın 24 ila 48 saatleri arasında
çıkarılıp değiştirilmesi gerekmektedir. Bebeğin bu durumu, kilo alımına göre
sıklıkla 3 veya 4 ay sonra ameliyat edilebilir. Bazı durumlarda bebekler 8-12
ay kadar takip edilmektedir.
İkinci aşamada bağırsağın anüs olması gereken yere, kaka tutmaya yarayan kasların arasından geçirilerek alınmasıyla yeni bir anüs oluşturulmaktadır. Bu aşamadaki ameliyat oldukça önemlidir. Bu ameliyattan 6 ila 8 hafta sonra kolostomi kapatılma ameliyatı yapılarak işlem tamamlanır. Hastaların çoğunluğunda gaita tutmada sorun olmazken, bazı tiplerde çocuklar gaita tutamayabilir. Bu aşamada gaita tutamayan çocukları ayrı bir başlıkta değerlendirmek gerekir. Zira bu durum çocuğun tüm sosyal yaşamını etkileyip eğitiminde aksaklıklara bile neden olabilmektedir. Gaita tutamayan çocukların bazıları tedaviye yanıt verirken bazılarında ise iyileşme sağlanamayabilir. Gaita tutamayan çocuklara lavman programı adı verilen yöntemle bağırsakların boşaltılması sağlanır ve bu şekilde çocuğun altının kuru kalması sağlanmaktadır. Böylece çocuk sosyal yaşantısına devam edebilmektedir.
Yazarlar
Resim Galerisinden